Meniere Hastalığı
Meniere hastalığı, baş dönmesi (vertigo), işitme kaybı, uğultu veya çınlama (tinnitus) ve kulakta dolgunluk hissi atakları ile seyreden bir hastalıktır. Özelliği ataklar halinde gelmesidir. Her atak işitmeden biraz daha götürür ve yıllar içinde, kalıcı işitme kaybı olur. Çoğunlukla tek bir kulaktadır; ancak % 10 vakada her iki kulakta da görülür.
Meniere hastalığı iç kulakta endolenf adı verilen sıvı basıncının artması sonucunda oluşur. Ancak, sıvı basıncındaki artışının nedeni tam olarak bilinmemektedir.
Meniere hastalığında tanı
Tanıda hekime en çok yol gösterici olan, hastanın şikayetleridir; baş dönmesi ataklarının sıklığı, süresi, ataklar anında işitme kaybının olup olmaması, kulakta dolgunluk hissi ve çınlama varlığı, zaman içinde kalıcı işitme kaybının olması, Meniere tanısında önemlidir. Ataklar anında ve iki atak arasında yapılmış işitme testleri (Odyometri), denge testleri, iç kulaktaki basınç artışını gösterebilen elektrokokleografi gibi tanı araçları da kullanılabilir.
Sizin yapabilecekleriniz
Ataklar sırasında istirahat edin ve hareketli cisimlere bakmayın. Atakları önlemek için stres, uykusuzluk ve aşırı yorgunluktan kaçının. Tuzlu gıdalar, kafein (kahve ve kolalı içecekler), tütün ve alkol kullanımından kaçının. Uyku ve yemek alışkanlıklarınız düzenli olsun.
Meniere hastalığının kesin bir tedavisi yoktur. Hastanın durumuna göre aşağıdaki tedaviler uygulanabilir.
- Diyette tuz kısıtlaması, kafein ve sigaradan uzak kalmak
- İç kulağın kan dolaşımını artıran ilaçlar
- Vücuttan su-tuz atılması için idrar söktürücü ilaçlar
- Baş dönmesini baskılayan ilaçlar
İlaç tedavisine yanıt alınamayan durumlarda;
- Kulak zarından orta kulağa, kortizon ve gentamisin enjeksiyonları
Kortizon enjeksiyonu işitmeyi olumsuz etkilemez. Gentamisin enjeksiyonu baş dönmesi ataklarını önlemede çok etkilidir; ancak işitmeyi daha da bozma olasılığı vardır.
- Cerrahi: Baş dönmesi atakları diğer tedaviler ile önlenemediğinde, cerrahi tedavi alternatiftir
Endolenfatik keseye yönelik ameliyatlarda Meniere hastalığının kontrolu %70-75 dir.
Tüm bu tedavilere rağmen baş dönmesi ataklarının kontrol edilemediği durumlarda vestibüler sinir (denge siniri) kesilerek % 95 oranında tedavi edilmektedir.